X

Google Translate

  • Türkçe
  • English
  • العربية
  • Pусский
  • Spanish
  • France
  • Germany


Translate

  • Türkçe
  • English
  • العربية
  • Pусский
  • Français
  • Deutsch
  • Español
  • Shqiptar
  • ქართული

GEBELİK SÜRECİ

GEBELİK SÜRECİ

DOÇ.DR.OSMAN TEMİZKAN - OP.DR. BÜLENT ARICI

 

 

 


1. hafta
Henüz ortada ne bir embryo ne de bir bebek vardır. Ancak yumurtalıklarınızdan birisi o ay belki de döllenecek olan yumurta hücresini büyütmek için çalışmaya başlamıştır. Rahminiz de önceki adet döneminden kalan zar tabakasını adet kanaması ile atmakta yerine olası bir embryonun yerleşmesine olanak sağlamak için kalınlaşmaktadır.


2. hafta
Hamileliğin 1.ve 2.haftalarında henüz ortada bir bebek yoktur. Fakat vücut yumurtlama günü için hazırlık içindedir. Rahmin iç çeperi kalınlaşır. Döllenmiş yumurtanın gelişi için yavaş yavaş hazırlanır ve yumuşak bir yatak haline gelir. Peki, madem ortada bir bebek yok, hatta henüz hamile bile değilim, neden buna hamileliğin 1.ve 2.haftası deniyor diye merak ediyor olabilirsin. Spermin yumurtayla buluştuğu anı tam olarak tespit etmek zordur. Tam olarak belirlenmesi zor olmayan tek tarih son adet tarihinin (SAT) ilk günüdür. Doktorlar bu tarihi hamileliğin standart başlangıç tarihi olarak kullanırlar.


3. hafta
İçinizde anlık bir karşılaşma gerçekleşti – tek bir sperm yumurtanızın sağlam dış zarından geçti ve onu dölledi. Gebe kalmanızdan birkaç gün sonra, döllenmiş yumurta rahim zarınızın içine girdi ve büyümeye başladı. Şu anda bir bebek oluşma aşamasında! Muhtemelen hamile olduğunuzu henüz bilmiyorsunuz, ancak bu haftanın sonunda hafif bir lekelenme fark edebilirsiniz. "İmplantasyon lekelenmesi" denilen bu durumun nedeni kan yönünden zengin rahim zarına yerleşen yumurta olabilir ancak bu henüz ispatlanmış değil. Her halükarda, lekelenme çok hafiftir ve hamile kadınların büyük bir kısmı bunu fark etmezler bile. Göğüs hassasiyeti hamileliğin erken belirtilerinden biridir ve ilk üç ay boyunca devam edebilir. Bu ilk haftalarda, göğüslerinizi şiş, acılı, ağrılı ve dokunmaya karşı olağanüstü bir şekilde hassas hissedebilirsiniz. Bu ağrının sebebi östrojen ve progesteron hormonlarındaki artışın neden olduğu göğüs dokusu değişikliklerinin yanı sıra göğüslerinizdeki artan kan akışıdır.


4. hafta
Evet. Bu haftanın sonunda tüm dünyaya anne olacağınızı ilan edebilirsiniz. Normalde adet görmeniz gerekirken adetiniz gecikti. Zaman zaman bu tür gecikmeler olabileceğini biliyorsunuz ama yine de heyecanlısınız. O halde neden daha fazla merakta kalacaksınız. Hemen eczaneden bir gebelik testi alıp evde yapın. Sonuç negatif çıkarsa hemen ümitsizliğe kapılmayın çünkü zaman zaman gebelik testleri negatif olabilir. Bu durumda yapılması gereken en akıllıca iş hemen doktorunuzdan randevu almakdır. Henüz bir doktorunuz yoksa hemen arkadaşlarınıza sormaya başlayın. Günümüzde bilinçli bir kadının düzenli görüştüğü ve aklına takılanları sorabildiği bir jinekoloğunun olmaması çok yazık. Doktorunuz sizi muayene edecektir. Bu dönemde yapılan ultrasonografide gebelik kesesini görmek genelde mümkün değildir. Ancak kanda yapılan gebelik testi %100’e yakın doğrulukla gebeliğin olup olmadığını tespit edebilir. Eğer gebelik varsa doktorunuz size önerilerde bulunacaktır. Gebelik yoksa ya da adet görürseniz fazla üzülmemeye çalışın. İlk denemede gebe kalma oranının sadece %25 olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Denemeye devam edin. Eğer adet gecikmesine rağmen gebe değilseniz doktorunuz size adet gördürecek bir tedavi verecektir. Gebe bir kadında bazı fizyolojik ve ruhsal değişiklikler olur. Bu aşamadaki belirtiler adet öncesi belirtilerle hemen hemen aynıdır. Halsizlik, yorgunluk ve göğüslerde hassasiyet bulunur. Bu arada içerilerde neler olduğuna bir göz atalım. Döllenmeden yaklaşık 1 hafta sonra impalantasyon yani yeni canlının, bebeğinizin ana rahmine yerleşmesi gerçekleşmiştir ve trofoblast adı verilen hücreler endometrium hücrelerini hasarlayarak minik kan göllenmelerine neden olmaktadırlar. Bu göllenmeler yeni damar oluşumunu tetikler ve oluşacak olan plasentanın dolaşımı başlar. Embryoblast adı verilen hücre grubu ise hızla çoğalarak 2 tabakalı bir disk oluşturur. Bu tabakalardan üstte olanı amniyon zarı ve embryo olarak gelişimine devam ederken alt tabaka ise yolk sac adı verilen oluşumu meydana getirir. 4. haftanın sonunda koriyonik villus adı verilen doku rahmin içine doğru ilerler ve embryoda kan damarları teşekkül etmeye başlar. Yolk sac ise kan sistemini meydana getiren hücreleri üretmeye başlamıştır. Bu haftanın sonunda embryo ile plasenta arasında connecting stalk adı verilen bir oluşum bulunur ve bu daha sonra göbek kordonunu meydana getirir. Yine embryonik disk üzerinde ince bir hücre tabakasının ortaya çıkması gastrulasyon adı verilen devreye gelindiğini belirler. Bu işlemin sonunda embryonun 3 katmanı; ektoderm, endoderm ve mesoderm oluşur. Bu haftada anne adayında karın ve kasıklarda kramp tarzı kasılmalar görülebilir. Çoğu kadın bunu adet göreceğine dair bir işaret olarak yorumlar ancak bu erken gebelikte normal kabul edilen bir durumdur.

 


5. hafta
Bebeğiniz yaklaşık olarak bir susam tohumu büyüklüğünde ve bir insandan çok küçücük bir kurbağa yavrusuna benziyor. Bu hafta büyük bir gelişme var: Bebeğinizin beyni büyümeye başlıyor! Bebeğinizin beyni, aynı zamanda omurilik, sinirler ve omurgasını da oluşturacak olan nöral tüp yoluyla gelişir. Nöral tüp kusurlarını engellemek için folik asit alma yönündeki tavsiyeleri duyduysanız, bunun neden bu kadar önemli olduğunu anlayabilirsiniz. Bebeğiniz şimdi üç katmandan oluşuyor – ektoderm, mezoderm ve endoderm. Bunlar daha sonra onun organlarını ve dokularını şekillendirecekler. Bebeğinizin nöral tüpü ektoderm adı verilen en üst katmanda gelişir. Bu katman aynı zamanda onun cildini, saçını, tırnaklarını, diş enamelini ve meme ve ter bezlerini oluşturacak. Kalbi ve dolaşım sistemi orta katmanda veya mezodermde şekillenmeye başlar. Mezoderm aynı zamanda bebeğinizin kaslarını, kıkırdaklarını, kemiklerini ve derialtı dokusunu oluşturacak. Üçüncü katman veya endoderm onun akciğerlerini, bağırsaklarını ve temel üriner sistemini ve bunun yanı sıra onun tiroidini, karaciğerini ve pankreasını meydana getirecek. Bu arada, bebeğinize besin ve oksijen sağlayan ilkel plasenta ve göbek bağı artık çalışmaya başladı.


Hamileliğin 5. Haftasında Vücudunuz: Dış dünyadakiler, sizin içinizde olup biten büyük gelişmelerin belirtilerini henüz farketmezler. Buna karşın biraz solgun görünebilirsiniz. Eğer pek çok kadın gibiyseniz, mide bulantısı (sadece sabahları da değil), yorgunluk ve sık sık idrara çıkma durumunda kalacaksınız. Pek çok kadın mide bulantısını beklemesine karşın, sık sık idrara çıkma ihtiyacı (bazen her saat başı gibi sıklıkla – hatta geceleri bile) bir sürpriz olabilir. Bu durumdan da hamilelik hormonları sorumludur. Ne yazık ki, bu semptom sizi hamileliğiniz boyunca uğraştırabilir ama bebeğiniz doğduktan sonra tamamen ortadan kaybolacaktır.

 


6. hafta

 

 


  6. hafta özellikle artık hamile olduğunuz hafta kendinizde ufak tefek değişimler hissetmeye başladınız. Bu değişimler özellikle baş ağrısı mide bulantısı ile devam etmektedir. Hamile kişilerin % 70 inde mide bulantısı görülür ancak %30 luk kısmında ise görülmez. Ancak ilk doktor kontrolünüzde ultrason ile gözlem yapılacak ve size kesenin yeri ve içinde bulunan embriyo ya ait amniyo sıvısı gösterilecektir. Henüz kalp atışlarını duymak için erken sayılabilir.Gebeliğin erken dönemlerinde ultrasonda kalp atışları duyulmadığı zaman vajinal ultrasona başvurulabilmektedir.Bunun amacı gebeliğin erken döneminde canlı gebeliğin tespitidir. Birçok gebede bebeğin kalp atışları 6. haftada ortaya çıkar. Kalp atışlarını duyduğunuzda artık resmen kendinizi hamile hissetmeye başlayacaksınız. Hamilelik döneminizin en başında ve 1. trimester dönemindesiniz ilk trimester 3 ay sürmekte ve trimester dönemleriniz 3 grupta devam edecektir. 1-3 ay-3-6 ay-6-9 ay olarak son bulacaktır. Hamilelik dönemi içinde 6. haftada kendinizi artık düzene sokma zamanı beslenme alışkanlıklarınızda ufak değişimlere yer açın ve kendinizi rahat ve huzurlu hissedin çünkü hamilesiniz.

 

 

 

7. hafta
Hamileliğin 7. haftasında bebek:
Yedi haftalık gebelikte bebeğin boyu 7-8 mm civarındadır yani yaklaşık olarak bir pirinç tanesi kadardır. Bebeğin kalp atımı rahatlıkla izlenebilir. Beyin, omurga, büyük damarlar, göz ve barsak, böbrek, karaciğer gibi organlar gelişmeye başlamıştır. Gözler kafanın yan taraflarından ön tarafına doğru hareket etmeye başlar ve göz kapakları gelişmeye başlar. Bebeğin genital (kız-erkek) yapısını oluşturacak kabartı belirginleşir ancak henüz cinsiyeti anlaşılacak kadar gelişmemiştir. Bebeğin ileride kol ve bacaklarını oluşturacak tomurcuklar oluşmaya başlar ancak henüz tam olarak vücuttan ayrı kol, bacak ve parmaklar oluşmamıştır. Bunlar ultrasonda görülemez çünkü çok küçük boyuttalardır. İlk haftalardan beri izlenen kuyruk kısmı küçülmüştür ancak henüz tamamen kaybolmamıştır, 10. haftaya kadar devam eder.


Hamileliğin 7. haftasında anne: Hamileliğin yedinci haftasında annede daha önce başlayan bulantı, kusma, halsizlik gibi belirtiler genellikle devam eder. Uykusuzluk şikayeti başlayabilir. Anne adayı grip, nezle, öksürük gibi şikayeti olan insanlarla çok yakın temasta bulunmamaya dikkat etmeli çünkü bu tür hastalıklar anneye bulaşırsa daha fazla bitkin düşmesine, beslenememesine neden olabilir. Kızamıkçık vb. bulaşıcı hastalıkları olan küçük çocuklardan da uzak durmalı çünkü bu tür hastalıkları daha önce geçirmemiş anneler hamileliklerinde geçirebilirler ve bazen bebekte özürlere kadar ciddi problemlere neden olabilir. Evde kedi besleyen anneler beslemeye devam edebilir ancak kedi kumu ile cilt teması etmemek gerekir ve kedi kumunu başkalarının temizlemesi gerekir. Kedi ile temastan sonra elleri yıkamak gerekir. Gebeliğin en başındaki rutin tahlilleri yaptıranlar için ayrıca bu haftada yapılan özel bir test veya tahlil yoktur.


8. hafta

  • Terminolojik açıdan bebeğiniz hala daha embryo olarak adlandırılmaktadır. Bunun nedeni alt kısmında kuyruğa benzer bir çıkıntının olmasıdır. Gelişmekte olan bebeğinizde küçülen tek bölüm bu çıkıntıdır. Diğer bölümler ise süratle büyümeye devam etmektedir. Günlük büyüme hızı yaklaşık 1 milimetre kadardır.
  • Özellikle beyin ve kafa hızla büyümeye devam eder.Göz kapakları kıvrım şeklinde ayırd edilebilir. Alt çene belirginleşmeye başlar.
  • Omurilik gelişimini sürdürür.Üst damak farklılaşır. Burnun ucu oluşur. Dişetlerinin altında dişler gelişimini başlatır.
  • Yemek borusu farklılaşır ve nefes borusundan ayrılır.Kalp içinde kapakçıklar fark edilmeye başlar.
  • Kalbin 4 odacığı ayırdedilebilir. Akciğerler yemek borusunun iki yanında yer alırlar. Böbrek oluşmaya başlar.Kollar silindirik şekilde uzamaya başlarken uçlarında el ayaları belirmeye başlar. Kollarda sinir iletimi başlar.Yine kollar kıvrımlanır. Bu kıvrım gelecekdeki dirsekdir.
  • Bebeğiniz zaman zaman sıçrama tarzında istemsiz hareketler yapmaya başlamıştır. Bu hareketler ultrasonografide izlenebilir ancak hissetmeniz olanaksızdır.
  • Hala daha kendinizi gebe gibi hissetmiyor musunuz? Önemli değil. Önünüzde daha çok zaman ve yaşanacak şey var. Örneğin gebelik öncesinde kapalı bir yumruk kadar olan rahiminiz artkı neredeyse portakal kadar oldu bile. Rahimdeki bu büyümeler sizde zaman zaman hissedeceğiniz karın kramplarına neden olabilir. Bu arada kendinizi ergenlik döneminde gibi hissedebilirsiniz. Çünkü hormonal değişimlere bağlı olarak cilt değişiklikleri baş göstermeye başlayacaktır. Yağlı bir cilt ve sivilcelenme bunun en tipik göstergeleridir. Psikolojik durumunuz yavaş yavaş düzelmeye başlar ve gebelik kabullenilir. Artık gebeliğe alışmaya başlıyorsunuz.
  • Yine hormonların etkisi ile vajen dokusu da salgılarını arttırmaya başlar. İnce ve süt gibi bir akıntı olabilir. Bunun amacı doğum kanalını zarar verebilecek enfeksiyonlardan korumaktır ve tamamen normaldir.
  • Bu haftalarda stres, bulantı ve kusmalar, hormonal değişimler gibi pekçok nedene bağlı olarak başağrısı görülebilir. Şiddetli başağrısı varlığında mutlaka doktorunuzla görüşmelisiniz.


9. hafta
Hamileliğin 9. haftasında bebek: Dokuz haftalık gebelikte bebeğin boyu yaklaşık 2 cm, ağırlığı 2 gram kadardır. Son adet tarihine göre 9. hafta dolduktan sonra yani 10. haftanın başlamasından itibaren bebek embriyo değil fetus olarak adlandırılır (Döllenmeden itibaren 8. hafta dolduktan sonra). Dokuzuncu hafta embriyonik dönemin sonudur, bu haftanın bitiminden itibaren yani 10. hafta başladıktan sonra fetal dönem başlar. Dokuzuncu haftada bebekte kemik ve kıkırdak dokular oluşmaya başlar. Gözler gelişir, dil oluşmaya başlar. Bebeğin el ve ayak parmakları gelişmeye devam eder ancak hala parmaklar birbirine kısmen bitişiktir. İç genital organlar erkek cinsiyette testis, kız cinsiyette yumurtalık (over) olacak şekilde oluşmuştur ancak bebeğin cinsiyeti henüz söylenemez. Daha önceki haftalarda ilk oluşum aşamasında bebeğin göbek kordonu etrafından dışarı doğru çıkmış olan barsaklar artık karın içerisine doğru göç etmeye başlar. Bebek bu haftada ilk defa içme işlemini gerçekleştirir ve ilk içtiği içecek amnion sıvısıdır (bebeğin içerisinde bulunduğu su). Bebeğin refleksleri gelişir, örneğin bu haftalarda ultrason muayenesinde rahim duvarına dokunulursa bebek hareket etmeye başlar. 9. haftada kalp kapakları, retina ve burun ucu oluşmaya başlayan diğer yapılardır.


Hamileliğin 9. haftasında anne: Hamileliğin dokuzuncu haftasında anne adaylarının bir kısmı pantolon ve elbise bellerinin dar geldiğini fark edecek kadar kilo almış olurlar, bir kısım anne adayları ise bulantı ve kusmalardan dolayı hiç kilo alamamış hatta kilo vermiş olabilir. Bir kaç hafta içinde bunlar geçecek ve düzenli kilo almalar başlayacaktır. Sütyenler dar gelmeye başlayabilir, büyük bedenlerin kullanılması gerekebilir. Elbise varken veya yokken dışarıdan bakmakla hamile olduğunuz henüz anlaşılamaz, göbek şişliği belirginleşmemiştir. Doktor tarafından özel bir risk belirtilmediği sürece çalışan anne adayları işlerine devam edebilir. Düzenli yürüyüşler bu haftalarda yapılabilir, bu sağlıklı beslenen annelerin ve bebeklerinin aşırı kilo almasını engelleyecektir. Anne adayları bu aylarda hamilelik bilgilerini yeni yeni araştırmaya başladıklarından gün içerisinde bilgisayar ve tablet, telefon gibi cihazlarla uzun saatler geçirebilirler zaman zaman, bu konuda endişeye gerek yoktur. Hamilelikte uzun süre bilgisayar kullanmanın anne veya bebek üzerinde bir zararı yoktur.



10. hafta

  • Fertilizasyondan 47-48 gün sonra ilk kez beyin dalgaları üretilmeye başlar.
  • Kafa dik durumdadır ve iç kulakda denge sağlayan kısımlar gelişir.
  • Dudakların gelişimi tamamlanır. Diş tomurcukları oluşmaya başlar.Gözler kapalıdır.
  • Gonadlar gelişir ve testis ya da over olarak farklılaşır. Testisten testosteron adı verilen erkeklik hormonu üretilmeye başlar.
  • Kalp gelişimini büyük ölçüde tamamlar.
  • Gövdenin dışında gelişmiş olan barsaklar karın boşluğu içine doğru iyice hareket ederler.Mide içinde sindirim sistemi ile salgılar üretilmektedir.
  • Mesane içinde idrar izlenebilir.
  • Diz ve ayak belirginleşir. Ayak parmakları ve tırnakları belli olur. Kaslar güç kazanmaya başlar.
  • Kız bebeklerde klitoris erkek bebeklerde ise penis gelişir.
  • Hemen hemen bütün eklemler ve kasların oluşumu tamamlandığı için bebek artık su kesesi içinde hareket etmeye başlar, ancak bu hareketler sizin hissetmeniz için yeterli değildir.
  • Kemikler ve kıkırdaklar güçlenmeye devam eder.
  • Bu dönemlerde anne adayının duygu durumunda dalgalanmalar çok sık görülür. Kendinizi zaman zaman melankolik zaman zaman da çok mutlu hissedebilirsiniz. Bu çok normal bir durumdur. hem gelişen bebeğinizin dişleri hem de kendi diş etlerinizin sağlığı için yeteri kadar flor aldığınızdan emin olmalısınız. Kan hacminiz arttığı için cildinize yakın toplardamarlarda koyulaşmalar fark edebilirsiniz. Bu durum özellikle bacaklar ve memelerde belirgindir. Kilonuz da artık artmaya başladı.Bulantı ve kusmalarınızın azalmaya başlaması bu dönemlerde beklenebilir
  • Yine bu haftalarda kasık ve karın ağrıları sık karşılaşılan sorunlardandır.Bu ağrıların temel nedeni rahmi yerinde tutan bağların gerilmesidir.

 


11. hafta
Bu haftaya kadar bebeğin baş bölümünden kalçaya kadar olan uzunluğu 4.4 ila 6 cm’dir. Ağırlığı ise yaklaşık 8 gramdır. Yani bebeğin nedeyse küçük bir limon kadar! Bütün organlar artık yerli yerinde olduğundan fetal büyümesi artık hızlı. 11.hafta ile 20.hafta arasında ağırlığı 30 katına, boyu da 3 katına çıkmış olacak. Plasentadaki kan damarları bu büyüme ile başa çıkabilmek ve besinleri bebeğe aktarabilmek için sayıca artacak ve büyüyecek. 11 haftalık hamilelikte bebek gelişiminde kulaklar başın yukarısına ve yanına doğru hareket eder. Baş büyüdükçe, yani dikleştikçe ve omuriliğe doğru yaslandıkça çene göğüsten ayrılır. Boyun gelişip uzar.


11 Haftalık Gebelikte Cinsiyet Belli Olur Mu? 
Bu hafta bebeğinin dış üreme organları ayırt edici özellikler göstermeye başlar ve hızla gelişir. Daha önce doku tomurcuğu şeklinde olan genital organları artık penis ya da klitoris ve vajinal dış dudaklar şeklinde belirmeye başlar. Biraz daha sabret! Bebeğinin erkek veya kız olması ile ilgili net gelişimi yaklaşık 3 hafta içinde tamamlanacak. Ama yine de, bu sorunun cevabını çok merak ediyorsan sana düşünüp duracağın bir malzeme verelim. Hamileliğin 11.haftasında yani 2.trimestere yaklaşırken iştahının da yavaş yavaş açıldığını göreceksin. Eğer liseli oğlan çocukları gibi buzdolabının başından ayrılamıyorsan belki de içinde onlardan biri olduğu içindir.


Hamileliğin 11. Haftasında Annedeki Değişiklikler Nelerdir?
11 haftalık hamile anneler ilk trimesterin yani ilk 3 aylık dönemin hemen hemen sonundadır. Bu dönemde bebekte büyük değişimler olurken annedeki değişimler daha yavaş ilerler. 12.haftaya kadar rahim leğen kemiğinin içine sığabilecek şekilde olduğundan kimse hamile olduğunu kolay kolay anlayamaz. Bebekteki bu hızlı gelişime rağmen 11 haftalık hamile olanlar bebeğin hareket ettiğini henüz hissedemez. Eğer bu dönemde bebeğin hareket ettiğini hissettiğini düşünürsen, ya gazın vardır ya da hamilelikte sandığından daha ileri bir noktadasındır.

 

11 Haftalık Hamilelik Belirtileri: Hormonlar, Hormonlar, Hormonlar: 
On birinci hafta gebelikte mide bulantısı belirtisinin sebebi hormon üretimindeki süregelen artıştır. Çünkü hormon üretimi bu ay da artmaya devam eder. Hormon üretimindeki bu artış ile bulantı ve kusmanın yanı sıra göğüslerde acıma, baş ağrısı, baş dönmesi, idrara çıkmada artış, uykusuzluk ve capcanlı, film gibi rüyalar da yaşayabilirsin.

 

Hamileliğin 11.Haftasında Kasık Ağrısı ve Karın Ağrısı: 
Karnının alt kısmına aniden saplanan sancılar, kramplar ve çekilmeler hissetmeye devam edebilirsin. Rahmi destekleyen bağ dokuları bebeğin büyümesine ayak uydurmak için gerilir. Bu acının sebebi rahmi karın duvarına bağlayan yuvarlak bağ dokusunun gerilmesidir. Hamileliğin 11.haftasında karın ağrısı ve kasık ağrısı şikayetinin genellikle sebebi budur. Fakat dozunda artış frekansında sıklaşma olduğunda mutlaka doktorunla iletişim kurmalısın.


11.Hafta Gebelikte Baş Ağrısı: 
Baş ağrısı da 11 haftalık gebelik şikayetleri arasında yer alır. Artan kan üretimi gebelik boyunca sürer ama bu ayın sonunda yavaşlar. Bu değişimle başa çıkmak için kalbin daha fazla ve daha hızlı pompalama yapmaya devam eder. Dolaşım sistemindeki bu değişimler sana baş dönmesi ve baş ağrısı gibi tatsız belirtiler şeklinde yansır.


12. hafta
Hamileliğin 12. haftasında bebek: 12. gebelik haftasında bebeğin boyu yaklaşık 5 cm, ağırlığı 15 gram kadardır. Tırnaklar oluşmaya devam eder, henüz tam olarak oluşmamıştır. Bebeğin erkek veya kız olmasına bağlı olarak dış genital organları şekillenmeye başlar. Bu haftada düşük gibi nedenlerle çıplak gözle görülebilen bebeklerin cinsiyeti anlaşılabilir ancak ultrason ile nadiren anlaşılabilir. Bebeğin böbrekleri idrar üretmeye başlamıştır. Daha önce göbek kordonunun etrafından karın dışına çıkmış olan barsaklar bu hastada karın içerisine döner. Bebek el ve ayak parmaklarını hareket ettirebilir, bükebilir. Ağzıyla emme hareketi alıştırmalarına şimdiden başlar.


Hamileliğin 12. haftasında anne:
Hamileliğin onikinci haftasında anne hamileliğin üçte birini yani ilk trimesteri bitirmiş olur. Gebelikte her bir 3 aylık döneme trimester denir, gebelik dönemi 3 trimester'dan oluşur. 12. hafta bittiğinde gebeliğin ilk trimesteri bitmiş olur. Bu haftada bebeğin cinsiyeti ultrasonda nadiren belli olur, belli olsa bile şaşırma yani ileriki haftalarda değişme ihtimali vardır, bu nedenle bir kaç hafta daha iyice netleşene kadar beklemekte fayda vardır. Bu hafta bebek ile ilgili kıyafet veya başka eşyaların alışverişine başlamak için erkendir. Dayanamayıp illaki bir şeyler satın almak istenirse şimdilik unisex olanları tercih etmek de fayda vardır. Başlangıçta normal kiloda olan bir anne adayı gebeliğin ilk trimesteri yani ilk 3 ay bittiğiinde en fazla 3-5 kilo almış olmalıdır. Bebekte nöral tüp defekti denilen özürlerin önlenmesi amacıyla her hamilelikte kullanılan folik asit vitamini bu haftadan sonra genellikle kesilir. Doktorunuza danışmadan hiçbir ilacı kesmemeli ve hiçbir ilacı kullanmamalısınız.


13. hafta

 


Fetus artık giderek daha fazla insana benzemektedir. Gözler kafanın yan taraflarından ortaya doğru kaymaya başlar. Kulaklar normal pozisyonuna doğru hareketlenir. Dışarıdan bakıldığında bebeğin cinsiyeti kolaylıkla saptanabilir. Ancak ultrasonografide cinsiyet tespiti için henüz erkendir.Çok nadiren ve kaliteli cihazlarla bu haftada da cinsiyet saptamak mümkün olmaktadır.Bebeğin boyu biraz daha uzar. Bu hafta ilk trimesterin son haftasıdır ve bebeğin bütün organları oluşmuştur. Bundan sonra bu organların gelişmesi ve olgunlaşması süreci başlar. Gebeliğin erken bulguları ve yarattığı şikayetler hemen hemen hiç kalmamıştır.Bu dönemde çok fazla yorulmamak ve mümkün olduğunca dinlenmek gerekir.Rahim büyüdükçe gerilir ve etrafını çevreleyen ve kendisini yerinde tutan zarları da gerer. Bu hafif bir kasık ağrısı şeklinde algılanabilir. Round ligaman ağrısı olarak adlandırılan bu durum gelip geçicidir ve önemli değildir. Herşeyi etkileyen hormonalar ciltte de değişikliklere neden olurlar. Özellikle yüz ve boyunda lekelenmeler olabilir. Buna gebelik maskesi ya da chloasma adı verilir. Geçici bir durumdur ve doğumdan sonra düzelir. Artık karnınız büyümeye başlamıştır. Eskiden olan kıyafetler dar gelmeye başlayabilir. Gebe kıyafetleri satın almanın vakti gelmiştir.


14. hafta
İkinci üç ayınıza hoş geldiniz!
Bu, hamileliğinizde çok önemli bir dönem çünkü bebeğinizin kritik gelişim dönemlerinden birinin sonuna işaret ediyor. Bebeğinizin vücudundaki tüm temel yapılar – iç ve dış bölgelerdeki- şimdi oluşmuş durumda. Elbette bunlar hala çok küçük. Bebeğiniz başından poposuna kadar sadece 8 cm uzunluğunda -yaklaşık bir limon kadar- ve 42 gram ağırlığında. Bebeğinizin vücudu, şimdi daha belirgin hale gelmiş olan boynunun üzerinde duran kafasından daha hızlı büyüyor. Bu haftanın sonu itibariyle, kolları da uzamış olacak ve vücudunun geri kalanı ile orantısal hale gelecek (ancak bacaklarının hala biraz büyümesi gerekiyor). Tüm vücudunun etrafında lanugo adı verilen aşırı derecede ince tüyler oluşmaya başlıyor. Karaciğeri bu hafta safra salgılamaya başlıyor, ki bu karaciğerinin düzgün bir şekilde çalıştığını gösterir ve dalağı kırmızı kan hücresi üretimine katkı yapmaya başlıyor. Bebeğiniz aynı zamanda doğuma kadar devam edecek normal bir süreç olarak idrar üretiyor ve ürettiği idrarı amniyotik sıvıya boşaltıyor. Hala onun hareketlerini hissedemiyorsunuz ama elleri ve ayakları ( şimdi 0,6 cm uzunluğunda) daha esnek ve hareketli. Beyin itkileri sayesinde gözlerini kıstıkça, kaşlarını çattıkça ve yüzünü buruşturdukça yüz kasları çalışıyor. Şimdi bir şeyleri tutabilir ve böylece başparmağını emebilir.


Hamileliğin 14. Haftasında Vücudunuz: Rahat bir nefes alabilirsiniz çünkü düşük yapma riskiniz ilk üç aya göre önemli ölçüde azaldı. Aynı zamanda mide bulantısı, yorgunluk ve göğüs gerginliği gibi semptomların da hafiflediğini fark edebilirsiniz. (Eğer hala bunlardan şikayetçiyseniz, biraz bekleyin. Bu rahatsızlıkların sona ermesi çok uzun zaman almayacak). Pek çok hamile kadın şimdi değişen vücutlarıyla daha enerjik ve rahat hissettiklerini söylüyorlar. Eğer ilk kez anne oluyorsanız bu haftadan itibaren karnınız belirginleşmeye başlıyor. (Eğer daha önce çocuğunuz olduysa, muhtemelen karnınızı göstermeye daha önce başlamışsınızdır.) Rahminizin üst kısmı kasık kemiğinizin hala çok az üstünde olmasına karşın, bu büyüme göbeğinizi biraz daha öne çıkarmak için yeterli olabilir. En sonunda, sizin ve eşinizin beklediği, hamileliğin görünür kanıtı ortada! Bu hayret verici zamanı planlamak, hayal etmek ve bunun tadını çıkarmak için kendinize zaman ayırın. Hamilelikle ilgili kaygılarınız olması normal ama kendinize ve bebeğinize özen göstermeye, odaklanmaya ve kendi vücudunuzu ilerleyen günler için hazırlamaya çalışın.


15. hafta
Bu haftanın sürpriz haberi: Bebeğinizin saçı çıkıyor. Gelişmekte olan bebeğin kafası üzerinde lanugo adı verilen ince ve ipeksi tüyler belirmeye başlar. Bu ilkel saçlar doğumda kaybolurlar. İkinci önemli haber ise bebeğinizin parmağını emmeye başlamasıdır. Ultrason altında bebeğin parmağını ağzına görütüp emdiğini doktorunuz size gösterecektir. Korkmayın bu doğumdan sonra bebeğin parmak emme alışkanlığı olacağını göstermez. Sadece anne karnındaki bir refleksidir. Her bebek ane karnında parmak emer diye bir kural da yoktur, ama ultrason incelemeleri esnasında sıkça rastladığımız bir durumdur. Bu dönemde bebeğin cildi oldukça incedir ve deri altında damarlar görülebilir. Bu döneme ulaşıldığında karnınız oldukça büyümüştür. Elinizi karnınıza götürdüğünüzde uterusunuzu top gibi hissedebilirsiniz. Memelerden halk arasında ağız da denilen ve klostrum adı verilen sıvı gelebilir. Bu normal bir durumdur. Gebelik hormonları çalışmaya devam etmektedir. Bu haftalarda asıl etkileri diş ve dişetlerinde görülür. Dişler çürümeye daha eğilimli olurken diş etlerinde çekilmeler ve kanamalar olabilir. Sık kanayan dişetiniz varsa mutlaka dişhekiminiz ile görüşmelisiniz Yine hormonların etkisi ile burunda sürekli bir tıkanıklık hatta kanama olabilir. Burun kanamaları sık tekrarlıyor ise bir kulak burun boğaz uzmanıın görmesinde yarar olabilir.


16. hafta
Bebeğiniz bu hafta, başından poposuna kadar yaklaşık 10,8 cm uzunluğunda ve 96 gram ağırlığında. Sonraki üç hafta içerisinde, inanılmaz bir büyüme atağına girişecek, ağırlığını iki katına çıkarırken, boyu da uzayacak. Kol ve bacaklarının alt kısımları şimdi iyice gelişmiş durumda. Başı eskisinden daha dik ve gözleri başının ön kısmına doğru ilerledi. Kulakları son durumlarına çok yakın hale geldi. Dolaşım ve boşaltım sistemi dahil, vücudunun daha gelişmiş vücut sistemleri çalışıyor. Kafatasının şekli belirginleşmeye başladı ama saçı henüz fark edilemiyor. Kapalı olmalarına karşın, gözleri (yavaşça) hareket ediyor ve ayak tırnakları bile büyümeye başladı. El ve ayak tırnakları hamilelik boyunca uzamaya devam edecek, bu yüzden doğumdan hemen sonra tırnaklarının kesilmesi gerekirse şaşırmayın.


Hamileliğin 16. Haftasında Vücudunuz: İnsanlar size ne kadar harika göründüğünüzü söylüyorlar mı? Cilde kan akışının artması sayesinde "hamilelik ışıltısı" ortaya çıkar. Kendinizi daha rahat hissediyor da olabilirsiniz çünkü vücut sisteminizde dolaşan tüm hormonlara alıştınız ve mide bulantınız da muhtemelen hafifledi. Aynı zamanda bebeğinizin başına gelebilecek şeylerle ilgili daha az endişeleniyorsunuz. Yakın zamanda, hamileliğin en muhteşem anlarından birini deneyimleyeceksiniz — bebeğinizin hareketini hissedeceksiniz. Bazı kadınlar 16 hafta gibi erken bir zamanda bu hareketi fark ederken, çoğu 18. haftaya kadar bunu fark etmez. Eğer bu sizin ilk bebeğinizse, kaygılanmayın – 20 haftaya kadar veya daha uzun bir süre için bebeğinizin hareketlerini fark etmeyebilirsiniz. Bu ilk hissetme kadından kadına değişir. Bazıları bunun küçük kımıltılar olduğunu söylerken, diğerleri onu gaz baloncuklarıyla karşılaştırır ve bir kısmı ise bu hareketi mısır patlaması olarak bile değerlendirebilir. Bu ilk kıpırdanmaların zarifliğinin tadını çıkarın. Bunların belirgin tekmelere dönüşmesi çok uzun zaman almayacak.


17. hafta
Hamileliğin 17. haftasında bebek:
17. gebelik haftasında bebeğin boyu yaklaşık 13 cm, ağırlığı 150 gram kadardır. On yedinci haftadan itibaren bebeğin cilt altı dokusunda yağ depolanması artar ve bebek daha hızlı kilo almaya başlar. Bu yağ depolanması bebeğin ısı regülasyonu açısından önemlidir. Bebek yutkunma, gözünü açıp kapama, emme gibi refleksleri yapabilir. Dışarıdan gelen yüksek sesler bebeğin hareket etmesine neden olabilir. Bebeğin kaş ve kirpikleri büyümeye başlar.

 


Hamileliğin 17. haftasında anne: Hamileliğin onyedinci haftasında anne genellikle karnında baloncuklar oynuyor veya kelebek kanat çırpıyor gibi bebek hareketlerini hafifçe hisseder ve bu hareketleri hissetme dönemi anne ile bebek arasındaki etkileşimin kuvvetlenmeye başladığı dönemdir. Bu döneme kadar anne karnında bebek olduğunu bilse de, ultrason cihazında görse de ondan gelen direkt hareketi hissetmek daha başka bir his ve bağ yaratmaya başlar. Bebek hareketleri yeni başladığı için sayısının veya sıklığının önemi yoktur henüz, saymanıza gerek yoktur, bu dönemde genellikle tek tük hissedilir hareketler. Anne adayı artık bu dönemde eski halsiz, bitkin dönemleri geride bırakır ve kendini enerjik hissetmeye başlar. Bu haftalarda doktorunuzla görüşürken yakında yapılacak ayrıntılı ultrason (anomali taraması) hakkında bilgi ve gerekirse randevu almanız iyi olacaktır. Ayrıntılı ultrason incelemesi genellikle 20 hafta civarlarında yapılır.


18. hafta
Şu ana kadar herşey yolunda gidiyor. Minik bebeğinizin kemiklerinin büyük bir kısmı hala daha lastik sertliğinde ancak giderek sertleşiyor ve doğumdaki halini alıyor. Yeterli kalsyum almayı ihmal etmemeniz kemik olgunlaşması için çok önemli. Anne karnındaki bebeğin uyanık olma ve uyuma periyodları vardır. Bebek kendisine uygun ve sevdiği bir uyku pozisyonu seçebilir ve uyku döneminde bu pozisyonu alabilir.Gözlerin üzerinde kaşlar ortaya çıkmaya başlar. Kız bebeklerde pelvis içinde gelişen yumurtalıklarda ilkel yumurta hücreleri belirir. Bunlar daha sonra hayatı boyunca sahip olacağı ve menopoza kadar her adet döneminde tüketecekleri yumurta hücrelerine dönüşeceklerdir. Yine kız bebeklerde uterus tamamı ile oluşmuştur. Erkek bebeklerde ise prostat bezi gelişimini tamamlar. Cilt altında kahverengi yağ içeren doku meydana gelir. Deriyi kaplayan ve verniks caseosa adı verilen krem şeklindeki madde izlenebilir. Plasenta gelişimini tamamlamıştır ve bu haftadan sonra kalınlığı artmaz, sadece çap olarak büyür. Dışarıdan bakıldığında kişinin gebe olduğu artık çok rahat anlaşılabilir. Bebek hareketleri çoğu anne adayı tarafından hissedilebilir. Eğer hala daha hissetmediyseniz endişelenmeyin, önünüzde 1-2 hafta daha olabilir. Artmış kan hacmine bağlı olarak çeşitli şikayetler olabilir. Yine düzkas gevşemelerine bağlı olarak ani tansiyon düşmeleri görülebilir. Yatar pozisyondan ayağa kalkarken bu işi yavaş yavaş yapmaya özen gösterin. 35 yaşın üstündeki anne adaylarında ya da üçlü testte şüpheli durum saptananlarda amniyosentez bu haftalarda yapılır.


19. hafta
Bebeğiniz yaklaşık olarak 240 gram ağırlığında, ve baştan poposuna kadar 14,5 cm uzunluğunda. Kolları ve bacakları şimdi birbirleriyle ve vücudunun geri kalanı ile orantılı büyüklükte. Böbrekleri idrar üretmeye devam ediyor ve kafa derisinin üzerindeki saçlar çıkmaya devam ediyor. Eğer bebeğiniz kız ise, şu anda yumurtalıklarında şaşırtıcı bir şekilde altı milyon yumurta var. Bu dönem, duyusal gelişim için önemli bir zaman: Bebeğinizin beyni koklama, tat alma, işitme, görme ve dokunma için uzmanlaşan alanlar belirliyor. Karnınızın sessiz bir yer olduğunu düşünseniz de, aslında gerçek durum bu değil ve bebeğiniz şimdi neler olup bittiğini duyabilir. İçeride neyi dinliyor? Temel sesler damarlarınız boyunca akan kan, midenizdeki sindirim sesleri ve sizin sesinizdir. Bazı kadınlar doğrudan bebekleriyle konuşmaktan hoşlanırlar, ama siz bunu yapmasanız bile bebeğiniz yine de siz başkalarıyla konuşurken sizi duyabilir. Araştırmalar onun sizin sesinizi diğerlerinden ayırt etmeyi öğrendiğini gösteriyor ve yakında bu ses yönünde bir tercih geliştirecek. Çalışmalar hamile bir kadının konuşurken bebeğinin kalp atış hızının düştüğünü ve bunun da rahatlama belirtisi olduğunu gösteriyor.


Hamileliğin 19. Haftasında Vücudunuz : Yolun yarısına gelmenize sadece bir hafta kaldı. Karnınızın alt kısmında (muhtemelen kasıklarınıza uzanan) bir ağrı veya özellikle pozisyon değiştirdiğinizde veya hareketli bir günün sonunda bir veya iki tarafta hızlı, keskin, bıçak gibi bir ağrı hissedebilirsiniz. Bu, yuvarlak kas dokusu ağrısıdır ve sebebi büyüyen rahminizi destekleyen kasların ve kas dokularının gerilmesidir. Bu konuda kaygılanacak bir şey yok, ama eğer ağrı dinlenirken bile devam ederse veya kalıcı ve ağır bir hale gelirse, doktorunuza danışın. Ayrıca son zamanlarda bazı cilt değişiklikleri de hissediyor olabilirsiniz. Avuç içleriniz kırmızı mı? Kaygılanacak bir şey yok – bunun nedeni artan östrojen. Koyulaşmış cilt lekeleri de hamilelik boyunca yaygın olarak görülür. Üst dudağınızın etrafında, yanaklarınızın yukarısında ve alnınızda göründükleri zaman, gebelik lekesi veya "hamilelik maskesi" olarak adlandırılırlar. Bu lekeleri kollarınızda veya güneşe maruz kalan diğer bölgelerde görebilirsiniz. Göğüs uçlarınız, çilleriniz, yaralarınız, koltuk altlarınız, kalçalarınızın iç kısımları ve vulvanız da hamilelik sırasında koyulaşabilir. Göbeğinizden kasık kemiklerinize uzanan koyulaşmış hat "zenci çizgisi" ya da "koyu çizgi" olarak adlandırılır. Tüm bu koyulaşmanın nedeni saçınıza, derinize ve gözlerinize renk veren madde olan melanindeki geçici artıştır.


20. hafta
Tebrikler. Gebelik maceranızın tam ortasındasınız. Bebek anne karnındaki yaşamının yarısını tamamladı. Bu haftada doğumdan sonra 5 yaşına kadar devam edecek olan hızlı beyin olgunlaşması başlar. Bebeğin koku, tat, işitme, görme ve dokunma duyuları iyice aktif olmaya başlar. Kaşlar ve saçlar iyice belirginleşir. Fetus sık sık göz kırpar. Lanugo adı verilen tüyler tüm vücudunu kaplar ancak yoğun olarak yüz ve boyun çevresinde bulunur. Kalp atımları hızlanır.

Erkek bebekteki testisler karın boşluğundan torbalara doğru inmeye başlar. Eğer bebeğiniz bir kız ise yumurtalıklarında tam 6 milyon yumurta hücresi vardır. Bundan sonra yeni yumurta hücresi gelişmez. Mevcut olanların ise sayısı giderek azalır ve doğumda yaklaşık 1 milyona iner. Bebeğin hareketleri de hızlanır ve kuvvetlenir. Bebeğin ağırlığı yaklaşık 250-450 gram arasındadır. Bu haftadan sonra gebeliğin sona ermesi düşük olarak değil erken doğum olarak isimlendirilir. Bebeğin tüm organlarının ve kalbinin değerlendirildiği malformasyon ultrasonografisi ya da başka bir isimle ikinci düzey ultrason için ideal zaman 22-24. haftalardır. Bu haftada rahimin tepe noktası göbek deliği hizasına kadar büyümüştür. Bu dönemden sonra 38. haftaya kadar her hafta yaklaşık 1 santimetre yükselir. 38. haftadan sonra ise bebeğin doğum kanalına doğru inmesi nedeni ile rahimin tepe noktası da aşağıya inmeye başlar. Orta hatta göbek deliği ile kasık arasında siyahlık belirmeye başlar. Buna linea nigra adı verilir ve doğumdan sonra kaybolur. Bu haftadan sonra gebelik çatlakları görülebileceğinden önlem almak yararlı olacaktır.Bebeğin hareketleri rahatça hissedilebilir. Normalde bir bebek saatte en az 2 kez hareket etmelidir. Ancak bu sayı gerçekte çok daha fazla olmasına rağmen sadece yeterince güçlü olan hareketler anne adayı tarafından hissedilebilir..


21. hafta
Hamileliğin 21. haftasında bebek:

21. gebelik haftasında bebeğin boyu yaklaşık 27 cm, ağırlığı 350 gram kadardır.  Yirmi birinci hafta civarında bebekte hızlı büyüme ve uzama dönemi yavaşlamaya başlar, bundan sonra bebeğin kilosu artmaya başlayacaktır ve giderek tombul bebek şekline gelecektir. Bebeğin bacakları vücuduna göre normal orana gelir. Bu haftalara kadar amnion sıvısı içerisinde daha rahat ve bol alanda duran bebek artık oturma pozisyonuna benzer şekilde dizlerini kırarak duracaktır ve genellikle baş aşağı olacak şekilde dönecektir. Bebeğin kaş ve kirpikleri yeni yeni belirmeye başlar, saçları belirginleşir. Bebek ara ara uyur ve uyanır, bunu hareketlerinden anlayabilirsiniz.


Hamileliğin 21. haftasında anne: Hamileliğin yirmi birinci haftasında annenin rahmi göbek hizasını geçmeye başlar. Bu aylarda anne adaylarına bulundukları bölge hastanesinde veya aile sağlığı merkezinde "gebe eğitim sınıfı" varsa katılmaları önerilir. Bu eğitim sınıflarında hamilelik süreci ve doğum hakkında bilgiler alır, doğum hakkında bilinçli hale gelirsiniz. Bilinçli olmak korkuyu azaltır, yerine güven getirir. Bilinmeyen şeyler korku ile düşünülür, öğrenildikçe korkulacak bir durum olmadığı düşünülür. 


22. hafta
Bu haftaya ulaştığınızda bebeğinizle konuşabilir, ona birşeyler okuyabilir ya da şarkı söyleyebilirsiniz. Çünkü artık o sizi duyabilir. Hatta duymakla kalmaz seslere tepki de verebilir. Bu nedenle bebek gelişimi için yapılmış müzik CD’leri dinletebilirsiniz. Anne karnında klasik müzik dinlemenin ruhsal gelişime olumlu yönde etkisi olduğunu iddia eden çalışmalar mevcut. Bunlar doğru olmasa bile minik bebeğinizle birlikte biraz müzik dinlemenin, şarkı söylemenin ya da kitap okumanın ne zararı olabilir ki? Hatta bazı çalışmalar bebeğiniz doğmadan önce ona okuduğunuz kitapları, doğduktan sonra emzirirken yeniden okuduğunuzda minik yavrunuzun daha güçlü emeceğini iddia ediyorlar. Fantastik, değil mi? Bebeğinizde bu gelişmeler olurken siz de artık dengenizi sağlamakda zaman zaman güçlük çektiğinizi fark edebilirsiniz. Karnınızın büyümesine bağlı olarak bel kavisiniz de içeri doğru genişlediğinden vücudunuzun denge merkezi yer değiştirmektedir. Bünye buna aynı hızda uyum sağlayamadığından dengenizi sağlamakta güçlük yaşayabilirsiniz. Bu nedenle evde yanlızken banyo yapmamanız tavsiye edilir. Yine aynı nedenler ile dengeye dayalı sporlara da ara vermeniz gerekli. Gebelik hormonlarına bağlı olarak parmak eklemlerinize kadar tüm eklemlernizde gevşemeler olacaktır. Bu size bel ağrısı olarak yansıyabilir. Bu haftalar hem denge sorunları hem de bel ağrıları nedeni ile yüksek topuklu ayakkabılara veda edilmesi gereken dönemlerdir. Gebeliğinizi geri kalan kısmında ortopedik ayakkabılar giymeniz rahatsızlıklarınızı azaltacaktır.


23. hafta
Bebeğiniz 16,5 cm'den daha uzun ve ağırlığı 450 gramın biraz üzerinde. Şu anda hareketlerinizi hissedebilir, bu yüzden eğlenceli müzikler dinleyin. Bu aşamada bebeğinizin yüzü kırmızı ve buruşuk ve doğumda muhtemelen pembe veya kırmızımsı görünecek. Bu rengin nedeni bebeğinizin şeffaf cildi boyunca görünen kan damarlarıdır. Gerçek cilt rengi doğduktan itibaren ilk yıl içinde ortaya çıkacak. Bebeğinizin akciğerlerindeki kan damarları, onu nefes almaya hazırlayacak bir şekilde gelişiyor ama tam akciğer gelişimi daha pek çok ayın geçmesini gerektirecek. Akciğerler bebeklerde tam olarak gelişen son organdır. Bu nedenle prematüre bebekler (37 haftadan önce doğanlar) sıklıkla nefes almada sorun yaşarlar. Bu hafta doğan bebekler yoğun bakım yardımıyla yaşama şansına sahiptirler ancak ciddi komplikasyon riski yüksektir.


Hamileliğin 23. Haftasında Vücudunuz: Eğer ilk üç ayınızda baş ağrılarıyla uğraştıysanız, şimdi muhtemelen azalıyorlar (Pek çok kadın hamileliğin ilk dönemlerinde hamilelik hormonları, dolaşımdaki değişimler ve/veya sinüs tıkanıklığı nedeniyle baş ağrısı yaşar). Hamilelik sırasında, özellikle ayak bilekleriniz ve ayaklarınızda bazen hafif bir şişlik hissedebilirsiniz. Buna ödem denir ve bunun nedeni, kanınızın kimyasındaki değişimlerin sıvının dokularınıza kaymasına neden olması ve genişleyen rahminizin kanı vücudunuzun alt kısmından toplayan damarlara baskı yaparak bacaklarınızdaki dolaşımı yavaşlatmasıdır. Ödem genellikle gün sonunda ve yazları daha da kötüleşir. Vücudunuz, bebeğiniz doğduktan sonra ekstra sıvıyı yok edecektir ve bu nedenle hamilelikten sonraki birkaç gün içinde daha sık idrara çıkabilir ve daha fazla terleyebilirsiniz.


24. hafta
24. hafta gebelik süreci içindeki önemli dönemeçlerden birisidir. Çünkü bu hafta viabilite sınırı olarak kabul edilir. Viabilite annesine bağımlı olmadan, annesinin vücudu dışında yaşamını devam ettirebilme anlamında kullanılmaktadır. Ancak fetusun viabilitesi pratikde her zaman gerçek olmaz. Bunu hayata geçirebilmek için solunum, sindirim, vücut ısısını korumak gibi yaşamsal fonksiyonların çok iyi desteklenmesi ve bebeğin enfeksiyonlardan korunması gereklidir. 24 haftalık bir fetus 650-700 gram ağırlığa ulaşmıştır. Ülkemizde de belirli merkezlerde bu kadar küçük bebekler yaşatılabilmektedir. Ancak önemli olan bu bebekleri yaşatmak değildir. Görme, işitme gibi duyusal faaliyetlerinin yanı sıra zihinsel gelişimlerinin nasıl olacağı tam anlamı ile gösterilememiş olan bu tür bebeklerin tüm yaşamları boyunca yakın takip altında olmaları gerektiğine inanıyorum. Bu haftada bebeğinin akciğer içinde yer alan damar yapıları olgunlaşır. Hemen hemen bütün organları artık fonksiyonel olarak görev yapabilmektedir. Sizde ise diş eti kanamaları görülebilir. Gebelik hormonları etkisi ile epulis gravidarum adı verilen diş eti hastalığı görülebilir. Dişinizi fırçalarken ve hatta ağzınızı çalkalarken bile kanamalar olabilir. Diş etleriniz çekilebilir. Hastalığın en ileri formunda dişlerde dökülmeler bildirilmektedir. Bu nedenle eğer benzer yakınmalarınız varsa ihmal etmeden diş hekiminiz ile görüşmelisiniz. Yine 24. haftada gebeliğer bağlı diabetin varlığını araştırmak için doktorunuz sizden  glukoz tarama testi isteyecektir. Bu test 28. haftaya kadar ertelenebilir. Yine bu haftalarda erken doğumun belirtilerine karşı dikkatli olmayı öğrenmelisiniz. Bunu başarabilmek için de erken doğum hakkında bigi sahibi olmanız gereklidir. Doktorunuz bu konuda size yardımcı olacaktır.


25. hafta
Başından topuğuna kadar, bebeğiniz şimdi yaklaşık 32,5 cm boyunda. Ağırlığı— 775 gram — kulağa büyük gibi gelmiyor ama uzun ve zayıf görünümü giderek yuvarlaklaşıyor. Bebeğiniz kilo aldıkça buruşuk derisi düzleşmeye başlayacak ve giderek daha fazla yeni doğmuş bir bebeğe benzeyecek. Saçı şimdi muhtemelen hem renk hem de doku olarak ayırt edilebilir bir durumda ama ikisi de doğumdan sonra değişebilir. Kızıl saçla doğan bebekler sarışına dönebilir, esmer doğan bebekler sarı buklelerle büyüyebilir ve sarışınlar sıklıkla esmere dönüşürler.


Hamileliğin 25. Haftasında Vücudunuz: Daha fazla saçı olan yalnızca bebeğiniz değil — sizin saçlarınız da her zamankinden daha dolgun ve parlak görünüyor. Saçlarınız sadece artmıyor, aynı zamanda normalde dökülecek olan saçlarınız da normalden daha yavaş dökülüyor. Aynı zamanda daha koyu veya kalın vücut tüyleri de fark edebilirsiniz ve androjen olarak bilinen cinsel hormonlardaki artıştan dolayı çenenizde, dudağınızın üstünde, yanaklarınızda, göğüslerinizde veya göbeğinizde yeni tüylerin çıkması da anormal değildir. Bütün hepsi doğumdan sonraki haftalarda normale dönecek. Muhtemelen eskiden olduğu gibi rahat hareket edemiyorsunuz. Egzersize devam etmek güvenlidir ama sağduyunuzu kullanın: Aşırı yorgun hissettiğinizde egzersiz yapmayın ve ağrınız olduğunda, kendinizi tamamen yorgun, bitkin ve nefesi kesilmiş hissettiğinizde durun. Sırtüstü şekilde çok uzun bir zaman boyunca uzanmayın veya dengenizi kaybedebileceğiniz bir pozisyondayken egzersiz yapmayın. Bol bol su için ve ısınmayı ve soğumayı ihmal etmeyin.


24-28. haftalar arasında glikoz tarama testine girdiğinizde, doktorunuz aynı zamanda kansızlığı kontrol etmek için ikinci bir tüp kan alabilir. Hamilelik sırasında kan hacminiz önemli ölçüde artmasına karşın, toplam alyuvar miktarınız seyrelir – bu, hamileliğin ikinci ve üçüncü üç aylık dönemlerinde yaygın bir şekilde görülen, bazen fizyolojik anemi de denilen bir sorundur. Eğer kan testiniz aneminiz olduğunu gösterirse, doktorunuz size muhtemelen bir demir ilavesi önerecektir.


26. hafta
Bebeğiniz şimdi 900 gramdan biraz daha az bir ağırlığa sahip ve başından topuğuna kadar yaklaşık 33,5 cm uzunluğunda. Hızlı bir şekilde yağ oluşturmaya başladığı için ağırlığı şimdiden sonra doğuma kadar üç katından fazla artacak. Doğduğunda soğuk havaya uyum sağlamak ve yaşamının ilk günlerinde bir enerji ve kalori kaynağı olması için bu yağa ihtiyacı olacak. Doğumdan sonraki ilk hafta içerisinde, özellikle anne sütü ile beslenen yenidoğan bebeklerin kilo kaybetmesi olağandır. (bazen doğum ağırlıklarının yüzde 10'u kadar). Bebeğinizin kulaklarındaki sinir yolları gelişiyor ve bu da sese karşı tepkisinin daha tutarlı olmaya başladığı anlamına geliyor. Aynı zamanda, amniyotik sıvıda küçük nefesler aldıkça akciğerleri de gelişiyor ve bu doğduğu ve havadan ilk nefesini aldığı an için iyi bir pratik. Eğer bir erkek çocuğunuz varsa, testisleri testis torbasına doğru inmeye başlıyor – bu yaklaşık iki- üç gün alan bir yolculuk.

 

Hamileliğin 26. Haftasında Vücudunuz: Bu aralar, normal hamilelik öncesi aralığına döndükçe kan basıncınız yavaş yavaş artıyor olabilir. (22-24. haftalarda oldukça azalmıştı.) Preeklampsi çoğunlukla en son üç aylık dönemde yaşanmasına rağmen, bu dönem, tüm hamile kadınların yaklaşık yüzde 3-7'sinde görülen bu tehlikeli durumun uyarıcı işaretlerini fark etmek için iyi bir zaman. Dikkat etmeniz gereken belirtiler el ve yüz şişkinliği, ani kilo alma (su tutulumundan dolayı), bulanık görme, gözünüzün önünde lekeler görme, ani, şiddetli ve kalıcı baş ağrıları veya üst karın bölgesindeki ağrılardır. Doktorunuz, yüksek kan basıncınızı ve idrarınızdaki proteini kontrol ederek doğum öncesi rutin ziyaretlerinizde sizi preeklampsi için takip edecektir ama randevularınızın arasında bu semptomlardan herhangi biri ortaya çıkarsa derhal doktorunuza başvurun. Sizin ve bebeğinizin sağlığı için preaklampsinin erken teşhisi önemlidir.


Kabızlıktan mı şikayetçisiniz? Bu yaygın bir şikayettir. Tüm hamile kadınların yarısı bağırsak hareketlerinde bir azalma yaşarlar. Kabızlığın sebebi sindirim sisteminizin dikkate değer ölçüde yavaşlamış olması ve rahminizin ağırlığının rektumunuza basınç yapmasıdır. Demir takviyesi de soruna katkıda bulunmuş olabilir.


27. hafta
Gebeliğinizin son haftalarını yaşıyorsunuz. 27. hafta gebelik esnasında özellikle birçok besinden faydalanmanız gerekecektir. 27. hafta gebelik aslında son derece dikkatli olunması gereken bir dönem artık yürüyüşleri daha fazlalaştırmalısınız. Bebeğinizin gelişimi doktorunuz tarafından incelenirken aynı zamanda da size de tüm bilgiler verilmektedir. Doktorunuzla sürekli irtibat halinde olmanız gerekmektedir. Bu dönemde eşiniz size çok büyük destek olmalı ve sizi yalnız bırakmamalıdır. Erken doğum riskiniz yoksa rahat edebilirsiniz. Ancak bu dönemde doğum yapan birçok hamile kadın bulunmaktadır. Sizde bu durumda zarar görmemeniz için doktor kontrollerinizi ihmal etmemeli ve bebeğinizin gelişimi kontrol ettirmelisiniz. 27. hafta artık 7. ayı bitirmenize 1 haftanız kaldı demektir. Bu haftadan sonra 28. hafta döneminde özellikle 8. aya girmiş olacaksınız ve heyecan son haddinde olacaktır. Artık doğum yapacağınız hastane belli olmuş olmalı ve bebeğinizin gelişimi sağlıklı devam ediyor ise bebeğinizin odasını yapmamanız için bir neden kalmadı demektir.

 

 

28. hafta
Bu hafta ile birlikte gebeliğin en zor dönemlerinden biri olan üçüncü trimester yani son üç aya girmiş oluyorsunuz. Bu haftada bebeğiniz hızla büyümeye devam edecek ve rahim içini mümkün olduğunca dolduracak. Rahim büyüklüğünüz neredeyse kaburgalarınzın seviyesine ulaştı. Bu haftada bacaklarınızdaki varislerde artış ve şişme fark edebilirsiniz. Yine hemoroid probleminiz varsa bu kötüleşebilir, ya da bacaklarınızda sık sık kramplar yaşayabilirsiniz. 28. haftada doktorunuz sizden glukoz yükleme testi isteyecektir. Bu testin amacı gebelikte ortaya çıkan şeker hastalığını yani gestasyonel diabeti araştırmaktır. Yine bu haftada kan uyuşmazlığınız varsa doktorunuza bunu hatırlatın. 28. haftada dünyaya gelen bebeklerin yaklaşık %90’ı yaşatılmaktadır. Ancak bu bebeklerde yoğunbakım şartlarında solunum desteği gerekmektedir. Bebeğiniz sürekli uyuma ve uyanma dönemleri geçirmektedir. Zaman zaman gözlerini açıp kapayabilir. Kaşları gelişimini tamamlamıştır. Vücudu yağ depolamaya devam etmektedir. Bu yağlar doğduktan sonra kendi vücut ısısını ayarlamada oldukça önemlidir. Bu haftada bebeğinizle rahatça konuşabilirsiniz, çünkü artık sizin sesinizi tanıyor!

 

29. hafta
Hamileliğin 29. haftasında bebek:
 29. gebelik haftasında bebeğin boyu yaklaşık 39 cm, ağırlığı 1150 gram kadardır. Bebeğin beyni artık solunum, vücut ısısı gibi yaşamsal olayları kontrol edebilecek kadar gelişmiştir. Cilt altında yağ dokusu artmaya devam eder. Gözlerini sağa sola hareket ettirebilir. Diş etleri gelişmiştir. Bebek bu haftalarda artık ışık, ses, koku ve tat gibi duyuları daha iyi algılayabilir. Ancak su içerisinde olduğu için ses ve ışığı dışarıdaki bir bebek kadar net algılayamaz. Kafasını ışık gelen tarafa doğru çevirebilir. Kemik iliği kan hücreleri yapımını tamamen gerçekleştirebilir hale gelmiştir. Bebek her gün yarım litre idrar yapar ve bu idrar amnion sıvısına karışır.


Hamileliğin 29. haftasında anne: Hamileliğin yirmidokuzuncu haftasında anne artık doğum çantası hazırlıklarına başlayabilir. Aslında normal şartlarda daha doğuma 10 hafta civarında bir süre var ama nadiren bazen hastaneye erken yatış gerektiren durumlar olabilmektedir, her ihtimali göze alarak doğum çantası hazırlığını çok son zamanlara bırakmamakta fayda vardır. Bu son aylarda rahim karında iyice yukarı çıktığı için mideye baskı yapma ve bu yüzden fazla yemek yendiğinde rahatsız olma gibi şikayetler meydana gelebilir, bu nedenle az az fakat sık aralıklarla yemek yemek faydalı olabilir. Kabızlık son aylarda sık görülen bir belirtidir ve doktorunuz gebelikte kullanılabilen bazı ilaçlarla rahatlamanızı sağlayacaktır, ayrıca bol sebzeli yemekler yemek de işe yarar. Bol meyve yemekten kaçınmak gerekir çünkü fazla şeker içerir. İshal ise hamilelikte asla normal bir bulgu değildir, hamileliğin her ayında ishal anormal kabul edilen bir durumdur ve doktor muayenesi gerektirir. 


30. hafta
Bebeğinizin cildini kaplayan ve lanugo adı verilen ince tüyler artık yavaş yavaş kaybolmaya başlarken el ve ayak tırnakları yavaş yavaş uzuyor. Kemik iliği kan hücresi üretimini tamamen karaciğerden devaraldı. Öte yandan bebek artık etrafının farkına varmaya başlar. Rahimin içi genellikte zifiri karanlık gibi düşünülse de anne adayının bulunduğu çevreye bağlı olarak aydınlık ya da karanlık olabilir ve bebek bunun ayrımını yapabilir. Erkek bebeklerde testisler torbaya iniş sürecini tamamlamak üzeredir. Bebeğin ağrılığı doğumda olacağı ağırlığın üçte ikisine ulaşmıştır. Bu haftalarda anne adayı artık hamilelikten iyice sıkılmaya başlar. Uyuyamamak ve mide yanmaları sık görülen problemlerdir. Zaman zaman kasıklarınızda bir ağrı ya da kasılma hissedebilirsiniz. Bunlar rahimin gerginliğini sağladığı küçük ve önemsiz kasılmalardır ve Braxton Hicks kontraksiyonları olarak adlandırılırlar.


31. hafta
31 haftalık gebelik macerasını tamamlamak üzeresin. Artık 3.trimesterın ilk ayının sonuna geldin. Ama tatlı ama acı günlerin oldu biliyoruz. Bulantılarla başlayan sabahlar, uykusuz geceler, mide yanmaları, halsizlik, şişkinlik, duygusal iniş çıkışlar, her doktor randevusunda küt küt atan bir kalp… Yaşadıklarını saymakla bitiremeyiz. Ne de olsa dışı bizi içi seni yaktı bu 31 haftanın!


Peki, 31 haftalık gebelikte neler olur? İşte 31 haftalık gebelikte anne ve bebekteki değişiklikler!


Gebelik hesaplamada doktorların farklı yöntemleri ve referansları olabilir demiştik. Örneğin merakla sorduğun 31 haftalık gebelik kaç aylık olur? sorusuna biz, hayırlı olsun 7.ayı tamamlıyorsun diyebiliriz. Çünkü 31 haftalık hamile bir kadın 7.ayını doldurmak üzeredir. Fakat doktorun biraz ilerde ya da biraz daha geride olabilir. Bizim söylediğimizi yaklaşık olarak değerlendirebilirsin. Ama ne olursa olsun kaç aylık değil kaç haftalık hamile olduğunun önemli olduğunu unutma.

31 Hafta Gebelikte Bebek Gelişimi: Doğuma kadar ortalama 1.300 – 2.300 gram kadar daha alması gerekiyorsa da artık etkileyici bir kütleye ulaşmış durumda. 31 haftalık gebelik bebek kilosu yaklaşık 1.500 – 1.600 gram civarında olur. Minik bebeğinin tepeden tırnağa toplam uzunluğu ise yaklaşık 40-45 cm dolaylarında. Hızla doğacağı boya ulaşıyor. Fakat fetüsler arasında boyca farklılıklar olduğunu da unutma.


Bu hafta üreme sistemi gelişimini sürdürüyor. Eğer erkekse, testisleri böbreğin yanındaki yerlerini terk edip kasıklar yoluyla erbezlerinin yanına doğru hareket edecek. Kızsa, klitorisi iyice belirgin hale gelecek.


Ciğerleri artık iyice gelişti ama tam olgunlaşmadı. Bu hafta dünyaya gelse 6 ya da daha fazla hafta küvezde kalması gerekebilir ve nefes alması için solunum cihazına ihtiyaç duyabilir.


Beyni ise birkaç hafta öncesine göre daha fazla olgunlaştığından beyninde kanama riski artık daha az. Artık gelen bilgileri işlemeye, ışığı takip etmeye ve beş duyusunun hepsinden sinyalleri algılamaya başlamış durumda.


Artık akıllı olduğu kadar uykucu da… Giderek daha uzun süreler boyunca ve özellikle de REM uykusu uyuyor. Sen de muhtemelen bebeğinin uyanık ve uykuda geçirdiği süreleri daha belirgin bir şekilde ayırt edebiliyorsun.


31 Haftalık Gebelikte Bebek Hareketleri: Anne adaylarının hepsi bebeklerinin hareket düzenini tanır. Hareketlerin sıklıklarında ve yoğunluklarında oluşan değişimleri fark ederler. Gebeliğin ilerleyen haftalarında ceninin hareketlerinde azalma görülür. Özellikle başı leğen kemiğine düştükten sonra rahmin içinde hareket edecek pek fazla bir yeri kalmaz.


Ayrıca gebelik ilerledikçe bebekler hareket ve uyku düzeni tuttururlar. Bu yüzden 1-3 saat arası artan ya da azalan hareketlilik dönemlerinin olduğunu fark edebilirsin. Gebeliğin 3.trimesterinde cenin hareketlerinde azalma görülmesi göbek kordonu veya plasenta sorunlarına işaret edebilir.


Bebeğinin hareketlerinin azaldığı konusunda endişeli isen bunu mutlaka doktorunla paylaş. Sana en son hareketi ne zaman hissettiğini ve son birkaç saat içinde kaç defa hissettiğini sorabilir. Bu ölçümlemeleri yapıp doktorunla iletişime geçmen en sağlıklısı olacaktır.


31 Haftalık Gebelikte Annedeki Değişiklikler: Pubik simfizden ölçüldüğünde artık rahmin tepe noktasına kadar olan uzunluğu 31 cm, göbek deliğinden ise yaklaşık 11 cm kadar. Hamileliğin 12.haftasında rahim sadece pelvisi kaplıyordu. Bu hafta ise rahim karnının büyük bir bölümünü kaplıyor. Bu dönemde toplam hamilelik kilo alımı 9.45 ve 12.15 arasında olabilir. 3.trimester içinde toplam 5-6 kilo almaya dikkat et. Artan kilolar hamileliği de doğumu da zorlaştırır. Doğum sonrası zayıflama çabaları da cabası! Vücudunun su tutmaması ve kendini daha iyi hissedebilmen için uyurken ve dinlenirken yan yatmaya özen göstermelisin. Yüzük ya da saat takmak dolaşım problemlerine yol açabilir. Bazen bir yüzük parmağını çok sıkabilir ve çıkmayacak duruma gelebilir. Şişlik oluşuyorsa bu dönemde seni rahatsız edecek takı ve aksesuarları kullanmaya ara verebilirsin.

 

31 Haftalık Gebelikte Ayak Şişmesi: Ayaklarım Gittikçe Daha Çok Şişiyor!

Özellikle hamileliğin sonuna yaklaştıkça, ayakkabılarını çıkartıp bir süre öyle durduğunda daha sonra tekrar giyemediğini fark edersin. Bu problem tahmin ettiğin üzere şişlikle ilgilidir. Bir süre şişlik sorunu ile baş etmen gerekeceği için hareketi sınırlayıcı, sıkı, dar çoraplar, ayakkabılar, kıyafetler tercih etmemen iyi olabilir.


Şişmenin neden olduğunu merak ediyorsan kısaca şöyle açıklayabiliriz: Vücut hamilelik döneminde bebeğin ihtiyaçlarını karşılamak için %50 oranında daha çok kan ve vücut sıvısı üretir. Bu ekstra sıvılardan bazıları vücut dokularına sızar. Büyüyen rahim, pelvik damarları itmeye başladığında vücudun alt kısmındaki kan akışı kısmen engellenir. Bu da sıvıyı ayaklara ve bacaklara iter ve şişmeye neden olur.


Ayrıca otururken bacak bacak üstüne atmak da dolaşımı etkiler, bacaklara giden kan akışını engeller. Bacaklarını olabildiğince uzatarak oturmaya ve uzun süre hareketsiz kalmamaya özen göster.


Düzenli Olarak Doktora Gidiliyor mu?

Doktorunla olan tüm doğum öncesi randevularına gitmenin ne kadar önemli olduğunu söylememize elbette gerek yok ama yine de hatırlatmak istedik. Sana bu muayenelerde çok fazla şey olmuyormuş gibi gelebilir, özellikle de her şey normalse ve iyi gidiyorsa. Ama bu muayenelerdeki gözlemler, senin ve bebeğinin durumu konusunda, doktorun için çok şey ifade eder.


Bu muayenelerde doktorun bir problemin olabileceğini gösteren belirtileri kontrol eder, örneğin kan basıncındaki değişim, kilodaki değişim veya bebeğin yetersiz gelişimi gibi… Bu problemler erken keşfedilmezse ikiniz için de ciddi sorunlara yol açabilir.


 

32. hafta
Cilt altı yağ dokusu gelişmeye devam ettikçe bebeğinizin rengi kırmızıdan pembeye doğru dönmeye başlar. Bu haftada bebeğinizin hareketlerinin iyice arttığını fark edebilirsiniz.Bebeğin hareketleri iyilik halinin bir göstergesidir bu nedenle hareketleri saymayı öğrenmenizde fayda var. Bu arda bebeğin tırnakları tamamen gelişti ve parmak uçlarına kadar uzadılar bile buna karşın bebeğin büyüme hızı azaldı. Bu haftadan sonra doktorunuz sizi 2 haftada bir görmek isteyebilir. Bu artık doğumun yaklaştığı anlamına da gelir. Erken doğum ile ilgili belirtileri öğrenip takip etmelisiniz. Sindirim sistemi ile ilgili sorunları azar azar ama sık sık yüksek lifli yiyecekler tüketerek ve bol sıvı içerek azaltabilirsiniz. Bacaklarda kramp çok sık ratlanılan bir bulgudur ve sizin kaslsiyum ihtiyacınızın bir belirtisi olabilir. Hamileliğinizin sonuna yaklaşmış olmanız vitamin alımını kesmenizi gerektirmez. Bu vitaminleri doğuma kadar kullanmanız gereklidir.

 

33. hafta
Son haftalara hızla yaklaştıkça bebeğinizin beyninde oluşmuş olan ve nöron adı verilen milyarlarca sinir hücresi de onun rahim içi yaşantısında etrafındakileri öğrenmesine yardımcı olur. Bebeğiniz duyabilir, hissedebilir ve görebilir. Bu haftalarda bebeğinizin baş çapı eskiye oranla daha hızlı büyümeye başlar. Bebeğinizin göz bebekleri tıpkı sizinkiler gibi ışıkta küçülüp karanlıkta büyüme yeteneğini kazanmıştır. Bebeğiniz bu sayede bulanık olarak görebilir. Yenidoğanlar gibi bebeğiniz zamanının büyük bir kısmını uyuyarak geçirir. Hatta erişkinlerdeki gibi derin uykuya dalar ve gözlerinde hızlı göz hareketleri (Rapid eye movements, REM) saptanabilir. Erişkinlerdeki REM uykusu rüya görülen anları temsil etmektedir. Bebeğinizin rüya görüp göremediğini bilemeyiz ama onun rüya gördüğünü hayalş etmek bile hoş bir düşünce olsa gerek. Bebeğinizin akciğerleri artık gelişimi ve olgunlaşmasını neredeyse tamamlamıştır. Koruma ve doğum sonrası vücut sıcaklığını koruma görevi yapan cilt altı yağ dokusu kalınlaşmaya devam etmektedir. Bebekler hamileliğin son dönemlerinde hızlı kilo alırlar. Bebeğiniz artık yavaş yavaş doğum pozisyonunu almaktadır. Eğer kafası yukarda ise büyük bir olasılıkla makat geliş nedeniyle sezaryen olmanız gerekecektir. Sonlara yaklaştıkça siz de daha hızlı kilo aldığınız fark edebilirsiniz. Ellerde ve ayaklarda hafif ödem olması normaldir ancak şiddetli başağrılarınız varsa, çakan ışıklar ya da noktacıklar görüyorsanız, şişliklerde ani bir artış varsa, karın ağrısı, bulantı ve kusmanız oluyor ise preeklempsi açısından dikkatli olmalı ve mutlaka zaman kaybetmeden doktorunuzla görüşmelisiniz. Eğer bebeğiniz çok iriyse ya da ikiz ya da üçüz bebek bekliyorsanız karnınızın içindeki aşırı şişlik nedeniyle midenize olan bası ve rahatsızlık hissi nedeniyle iştahınızda azalma olabilir. Bebeğinizin diz ve dirsek vurmalarını ayırt edebilirsiniz. Zaman zaman içerde bebeğin hopladığını hissettiğinizde telaşlanmayın. Bu bebeğinizin hıçkırmalarıdır ve tamemen normal bir durumdur.

 

34. hafta
34. hafta gebelik konusunda son derece önemli bir süre. Çünkü artık 8,5 aylık hamilesiniz.. Normal doğum için kasılmaları beklemeniz gerekiyor. Doğum ile ilgili tüm sorularınızın cevaplarını doktorunuzdan alabilirsiniz. Doktorunuz size kesin ve net bilgileri verecek ve sizi rahatlatacaktır. Bu dönemde bebek hareketleri artık sürekli duyulur ve artık zor bir döneme girdiniz. Bebeğin hareketleri ile birlikte artık makineye bağlanacak ve bu makinede eğer kasılmalarınız varsa müdahale edilecektir. Doktorunuz ile birlikte kasılmalarınız ölçümlenecektir. Bu cihaz kalp atışlarını bebeğin gösterecek ve kasılmaların olup olmadığını belli edecektir.. artık doğuma çok az bir zaman kala bebeğinizdeki gelişim ve büyüme hala sürüyor ve son haftaya kadarda sürekli devam edecektir.

 

35. hafta
Bu haftadan sonra artık erken doğum sancılarınız başlasa bile doktorunuz durdurmaya çalışmayacaktır. Bebeğiniz doğum sonrası genelde sorunsuz ya da az bir bakım ile yaşamını kolaylıkla devam ettirebilir ve ağırlığı 2000 gramın üzerindedir. Bebeğinizin yağ depolaması devam ediyor. Bu haftada kol ve bacaklarda yağ tutulumu başlıyor. Tüm organ sistemleri gelişim ve olgunlaşmasını tamamladı. Artık son rütuşlar yapılıyor. Artık içinde yüzdüğü suya oranla rahim içinde daha fazla yer kaplamaya başladığından hereketleri de çok kolay olmayacaktır. Doktorunuz bu haftadan itibaren her kontrolde sizi muayene ederek rahim ağzınızın durumunu, açıklık olup olmadığını incelemek isteyebilir. Bu haftalara geldiğinizde uykusuzluk probleminiz artış gösterebilir. Uykusuzluğun bir nedeni de bebeğin yavaş yavaş aşağı inmesi nedeniyle mesaneye bası yapması ve sık aralıklarla tuvalete gitme gereksinimi duymanız olabilir. Gece yatmadan önce sıvı alımınızı kısıtlamanız bu konuda size yardımcı olabilir.

 

36. hafta
Mutlu finale sadece 4 hafta kaldı (eğer sezaryen olacaksanız 2 hafta kadar daha zamanınınz var demektir). Bebek ise hemen hemen hazırlandı. Her an doğum kanalına girebilir. Bu haftada yağ birikimi diz ve dirseklerde hızlanıyor. Boyun ve bilekleri de unutmamak lazım. Bebeğinizin diş etleri de olgunlaşmasını tamamladı ve artık sert. Yanaklarında ise yağlar birikti ve artık sıkılacak hal aldı!.. Hamileliğinizin başında ultrasonda gördüğünüz o ufacık canlı artık tam anlamıyla yaklaşık 2750 gram ağırlığında bir insan yavrusu. Bu haftada bebeğiniz genelde son duruş pozisyonunu almıştır ve artık dönmesi çok nadir olarak görülür. Bu haftadan sonra doktorunuz sizi her hafta görmek ve sizin ve bebeğinizin durumunu değerlendirmek isteyebilir. Bu haftalarda kilo artışınız (hem bebeğin hem de sizin) çok hızlı olabilir. Doktorunuz vajinadan kültür alarak grup B Streptokok enfeksiyonu taşıyıp taşımadığınızı incelemek isteyebilir. Bu haftalarda karnınızın üst kısmında bir boşluk ve rahatlama hissedebilirsiniz. Bu bebeğinizin doğum kanalına doğru indiğini belirtir ve angajman olarak adlandırılır. Midenizdeki bası ortadan kalkacağı için iştahınız yeniden açılabilir. Benzer şekilde akciğerlerinizdeki baskı da olmayacağından soluk alıp vermeniz kolaylaşır. İdrara çıkma sıklığınız angajman sonrası tıpkı hamileliğinizin ilk başlarındaki gibi iyice artacaktır. Bebeğinizin hareketleri dışarıdan rahatlıkla izlenebilir. Zaman zaman karnızının bir bölgesinde aniden bir yükselti fark edebilirsiniz. Bebeğinizin hareketleri özellkle göğüs kafesinizin altında size acı verebilir, canınızı yakabilir.

 

 

37. hafta
37. haftayı tamamladığınızda bebeğiniz ve hamileliğiniz miadını doldurmuş olarak kabul edilir. Ancak büyümesi daha durmamıştır. Vücudu yağ depolamaya devam eder ve günde yaklaşık 15-30 gram kadar alırlar. Genelde erkek bebekler kzı bebeklerden daha fazla yağ depolarlar ve bu nedenle daha ağır doğarlar. Bebeğiniz artık yeterli koordinasyonu sağlayacak kapasitededir ve elleri ile cisimleri rahatlıkla kavrayabilir. Eğer karnınıza çok kuvvetli bir ışık kaynağı dayarsanız yüzünü o tarafa doğru çevirecektir. Rahim içinde soluk alıp verme hareketleri yapar ve bunların ultrasonda izlenmesi bebeğinizin iyi durumda olduğunun göstergesidir. Amniyon sıvısına göre hacmi çok arttığından hareket etmesi zorlaşır ve bebek hareketlerinde azalma fark edebilirsiniz. Bu haftaya kadar rahmi ağzınız ve onu rahim içine bağlayan kanal sümüğümsü bir tıkaç tarafından doldurulmaktaydı. Bu mukus tıkacın amacı rahminizin içini ve bebeğinizi vajinadan gelebilecek mikrop ve enfeksiyonlara karşı korumaktır. Bu mukus tıkacın vajinanızdan gelmesi doğumun belirtilerinden biridir ve halk arasında “nişan gelmesi” olarak adlandırılır. Nişan doğumdan birkaç hafta önce gelebileceği gibi sadece bir kaç saat önce de gelebilir. Nişanı genelde kanlı sümüğümsü bir akıntı şeklinde hissedersiniz

 

 

38. hafta
Eğer planlı sezaryen olacaksanız bu haftadan sonra herhangi bir günde güvenle doğumunuzu yapabilirsiniz. Bazı durumlarda normal doğum planlanan gebelerde doktorunuz suni sancı vererek doğumunuzu gerçekleştirebilir. Bu haftada bebeğinizin kafa çevresi ile arın çevresi yaklaşık olarak birbirine eşittir.Yağ birikimi giderek yavaşladığından kilo alımı da yavaşlar. Aynı şekilde siz de daha az kilo almaya başlarsınız. Yanakları ve emme kasları tamamen geliştiğinden ve bebeğiniz sürekli içinde yüzdüğü amniyon sıvısını yutar. Bu sıvı ile birlikte sinirim sisteminden, cildinden dökülen hücreler ile tyler barsak içeriğini yani dışkısını oluşturur. Bu dışkıya “mekonyum” adı verilir. Mekonyum koyu yeşil-siyah renkli bir maddedir ve bebek herhangi bir nedenle sıkıntıya girdiğinde ilk olarak kakasını yapar. Zaman zaman bacaklarınızda elektrik çarpmasına benzer yakınmalar olabilir. Bunun nedeni bebeğiniz hareket ederken ve pelvis içinde yerleşirken rahimin etrafındaki sinirlere dokunmasıdır.

 

39. hafta
Son haftaya girildiğinde oksijen ve besin maddelerini bebeğinize taşıyan göbek kordonunun uzunluğu yaklaşık 50 kalınlığı ise 1.3 santimetre civarındadır. Bebeğinizin ağırlığı 3000 gramın üzerindedir ve rahimin büyük bir kısmını doldurmaktadır. Bebeğinizin cildini kaplayan ve verniks adı verilen kremsi madde ortadan kaybolmaya başlar. Benzer şekilde lanugo adı verilen tüyler de büyük ölçüde dökülmüştür. Sizden geçen antikorlar bebeğinizin doğum sonrası en az 6 ay süreyle enfeksiyonlara karşı mücadelesinde yardımcı olacaktır. Son haftada amniyon zarı her an açılabilir ve sularınız gelebilir. Bazen bardaktan boşalırcasına hızlı ve fazla miktrada olan bu olay bazen de çok yavaş olabilir. Hatta kendinizi idrar kaçırırmış gibi hissedebilirsiniz. Miktarı ne olursa olsun sularınızın geldiğini düşünüyosanız zaman kaybetmeden doktorunuzu aramalı ya da hastaneye gitmelisiniz. Vücudunuzun denge merkezi iyice değiştiğinden dengenizi sağlamakta güçlük yaşayabilirsiniz.Özellikle ilk bebeğinizi bekliyorsanız eşinizle bir çift olarak yaşadığınız bu son günlerin kıymetini bilin. Bundan sonraki hayatınızı bir aile olarak devam ettireceksiniz.

 

40. hafta
Eğer hala daha doğum yapmadıysanız iyice sıkılmaya ve sabırsızlanmaya başladınız demektir. Sizden salgılanan hormonların bebeğinizin dolaşımında da bulunması nedeniyle erkeklerde torbalar, kızlarda da labiumlar normalden daha büyük görünecektir. Hatta doğum sonrası memelerinden süt dahi gelebilir. Bu hem kız hem de erkek bebeklerde rastlanabilen bir durumdur ve bir kaç gün içinde kendiliğinden kaybolur. Bu hafta size çok uzun gelebilir. Sabırlı olmaya açalışmalısınız. Siz herhangi bir ağrı hissetmeseniz bile rahim ağzınız yavaş yavaş açılmaya başlamış olabilir. Normal sancıların başlaması ile rahim ağzındaki açıklık ve incelme de artmaya başlar. Açıklık 10 santimetre olduğunda doğumun ilk evresi tamamlanmıştır. Daha sonra ikinci evre yaşanır ve bebeğiniz dünyaya ve size merhaba der. Vajinal doğumda kafa doğduktan hemen sonra doktorunuz bebeğinizin ağzını siler ve ilk ağlaması odada yankılanmaya başlar. Bu aşamada daha göbek kordonu kesilmeden bebeğinizin kucağınıza verilmesi ilk temasın daha sıcak yaşanmasını sağlar.

 

41. hafta
41. gebelik haftasında bebeğin boyu yaklaşık 52 cm, ağırlığı 3500 gram kadardır. Bebeklerin çoğu bu haftaya ulaşmadan doğum gerçekleşir. Hamileliklerin az bir kısmında doğum 41 haftada gerçekleşir. 41 haftanın dolmasına rağmen gerçekleşmeyen doğumlara geç doğum (gün geçmesi, gün aşımı) denir.